Emir'in içine birşeyler sinmedi sanırım... Yetmedi perküsyon kimi yerlerde...Emir albümde en çok "dut ağacı"nı sevdi... Bir Arjantin vari ritmle aranje etti onu...
Sürekli kafamın etini yedi, buraya zil lazım, iki şarkıda da enerji eksik diye... Benim favori şarkım, öksüz, öksüz kenarda duruyor hala bakalım hali nice olacak, ikincil favorim, "göçmen kızı" ise Erdem abiyle iyice uçtu delirdi... Böyle garip birşey oldu ya... Sting dinlese eminim o gitarı deli olur...
Evet ne yapalım Emir madem, istiyor, nereye zil, nereye davul istiyorsa koyalım...
Peki ya nasıl olacak... Turgut abi dedi Emir...
Üzerine basa basa.. Peki dedim ben de nasıl istersen...
"Deniz üstü köpürür" gerçekten bir enerji boşluğunda duruyordu... Ben açıkcası pek bilemiyorum iyi mi oldu diye miksten sonra anlayacağım, hele bir de Eylem yapsın Eylem'ini ondan sonra anlayacağız bakalım...
"Yıldızlar Geçidi" halinde stüdyo... Hergün başka bir yıldız uğruyor masala...
Enteresan birşey oldu... Turgut Alp abi, davulu alt yapının üzerine çaldı, şarkıda gerçekten enerji patlaması oldu.. Fakat davulu tek dinleyince enteresandır enerji yok..
Ya bu nasıl bir garip birşey ki?
Tek dinleyince eeee diyorsun, alt yapıyla dinleyince anam anam, ben yandım sen yanma...
Kısa sürdü kayıt... Zarf işi yarına kaldı...
Çatı beliriyor, ortaya birşeyler çıkıyor...
Yarın herşey daha bir net çıkacak... Eylem gelecek...
Bir yıldız daha... Öyle bir belli olacak her alet ondan sonra...
Ondan önce, ondan sonra gibi bir durum olacak bunu biliyorum ve çok heyecanlanıyorum...
Sabah 10.30 kayıt saati.. Acaba 14.00 a kadar bitecek mi?
Asıl gönlümdeki büyük yıldız yukarıda bir yerde fotoğrafı çıktı... Bakalım... Ilk dinlediğimde 13 yaşındaydım, okulun bahçesiydi...Mazhar, Fuat, Özkan konseri...
Ya gelse o da?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder