Grand Jacques

Ben bu kopyala yapıştır yapanlara taktım kafayı...
Adam sağa sola yorum yapmış, onları bile kopyalamış, yapıştırmış..
Belçika'lı çok zengin bir ailenin çocuğu Jacques Brel...
Müziğiyle doğmadan evvel tanışmış olmam o kadar muhtemel ki..
Babamın iflah olmaz hastalıklarından biriydi Brel...
Kasetleri, plakları...
Gene bir ödev hazırlamıştım, onun için.. Brel Şiiri...
Sen kalk bütün zenginliğine sırtını dön, ve gel Paris'e sokaklarda şarkı söyle, kabarelerde çalış...
Sonra da Academie Française'e gir...
Académie Française, fransız dilini dış etkenlerden korumak için,1600 lerde kurulmuş bir kurum. Bizdeki TDK gibi.. İşlevi ne kadar benzeşir bilemiyorum...
Ama zamanında bu kurumda olan bir takım yazarları sayarsak, Corneille, Racine, Alfred De Musset, Montesquieu...
"Ne me quitte pas" kimler söylemedi ki?
Marlene Dietrich en ilginci... Nina Simone, Liesbeth Liszt, Enrico Macias, Frank Sinatra, Shirley Bassey... Daha kimler yok ki...
Seneler önce bir yerde duydum ve dedim ki Sting söylüyor...
Kimse o kayıdı bulamadı yıllarca... Radyoda duymuştum... Aradım da aradım, orada, burada her yerde aradım arattım... Sen yanılıyorsun dediler ne alaka?
Seneler sonra internette buldum.. Takıntılı bir adamım.. Hele konu müzik ve Brel olunca...
Bütün şarkı sözleri inanılmaz güzeldir, kompozitörlüğü insanüstüdür, ve yorumu teatraldir.. Yaşar, yaşatır...
Babam seneler önce Türkiye'ye geldiğini, ama sahneye çıkartılmadığını, bir çeşit sansür uygulandığını söylemişti..
Ne kadar yazık...
Aktör olarak oynadığı, yönetmen olarak çevirdiği filmler de var...
Bir de tiyatro oyunu, L'homme de la Mancha, bildiğimiz Don Kişot...
Akciğer kanseri başına bela oldu...
Valse a mille temps, ve Vesoul şarkılarını söylemek her babayiğidin harcı değildir...
Bazen karanlık, hüzünlü, bazen de çok ironik ve eğlencelidir şarkıları...
Sırf fransız müziğinin değil, dilinin de temel taşlarından biri olmuştur...
Baba iyi ki tanıştırmışsın beni Brel'le... Her söylediğim, dinlediğim Brel şarkısında hüznüm, kederim kadar sen de varsın Baba...